Скачать с ютуб Amerikan Filmi Amerikalı'dan Daha İyi Yapılır mı? | Sergio Leone (PART1) в хорошем качестве

Amerikan Filmi Amerikalı'dan Daha İyi Yapılır mı? | Sergio Leone (PART1)

#clinteastwood #thegoodthebadandtheugly #western Hazırlayan & Sunan: Orkan Varan Araştırma: Ege Göksu . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . Evet, bugün sinema dünyasını kökünden değiştirmiş bir ismi anlatıyoruz. sadece 6 filmle, dünya sinemasını değiştirmiş biri. Evet, sadece iki üçleme çeken Sergio Leone, bugünün sadece sinemasına hatta kültürüne kadar etki etti. Peki setlerde yardımcı işlerde başladığı kariyeri, nasıl oldu da bu noktaya geldi? Devam! Sergio Leone, 3 Ocak 1929’da Roma, İtalya Krallığı’nda dünyaya geldi. O tarihte İtalya, Mussolini yönetiminde faşist bir iktidarla yönetilse de, bir krallıktı. abnny Babası, birinci dünya savaşına kadar Aquila Films adına sessiz filmler üretmiş, sonrasında da sesli birçok filme imza atmış bir yönetmen olan Vincenzo Leoneydi beyefendi. bakın burası önemli. babası 60 küsür film çekti, leone sadece 6. babasının filmlerinde kullandığı mahlası ile Roberto Roberti’ydi. Annesi de, babası Vincenzo ile de çalışmış olan bir oyuncu, Maria hanımdı. okul yılları çok da parlak değildi. ama oradan büyük bir dostluk kalmıştı. sınıf arkadaşı ennio. Evet arkadaşlar, yakın zamanda kaybettiğimiz Ennio Morricone’den bahsediyoruz. tanımayanlar için birçok efsane filmin müziklerini yapan bir isim kendisi, bir usta. Sinema tarihine eserler bırakacak olan bu ikili, ilkokulda sınıf arkadaşıymış. Okul bittikten sonra, ilk filmleri için buluşana kadar birbirlerini tamamen kaybetmişler. Siz de alın o zaman bu bilgiyle, ne yaparsanız yapın. Devam! Üniversite için Hukuk eğitimine başlayan Sergio, setlerde babasını izlerken pek bir etkilenmiş olacak ki, 17 yaşında radikal bir kararla okulu bırakıp sinema sektörüne girdi. ikinci dünya savaşının yıkımından sonra, avrupada yeni sinema akımları doğmuştu. bunlardan biri italyan yeni gerçekçiliği idi. leone de bu akımın bilinen filmlerinde setlerde çalışıyordu. mesela bisiklet hırsızlarından de sica’nın asistanıydı. Burada en önemli detay, tıpkı birbirinin yardımcı asistanlığını yapan İranlı sinemacılar gibi, İtalyanlar da, bu yolla bir ulus sineması inşaa etmişler. Jafar Panahi’nin, Abbas Kiyarüstemi’nin asistanı olması gibi, Leone de, de Sica, Antonioni’ye asistanlık yapmıştı. Zaten ulus sineması, ancak böyle oluşur değil mi? Question mark! Leone, İtalyan sinemacılar dışında Amerikalı bir çok efsane isim ile de çalışmıştı. Bunlardan biri 11 Oscar’lı Ben-Hur filminin yönetmeni William Wyler’dı. 60lı yıllarda Amerikan Sineması hayranı bir grup İtalyan sinemacı, kovboy filmleri yapıyordu. kovboy filmlerine western denir ya, bunlara da spagetti western deniyordu. amaç bu şekilde italyanları aşağılamaktı. birazdan göreceğiz kim kimi aşağılayacak, yüceltecek. velhasıl kelam, Leone, yaklaşık 15 yıl boyunca sektörde asistanlık yaptı. Asistanlığını yaptığı bazı filmlerin senaryo ekibinde de bulundu. genç Sergiomuzun talihi ise, “Il colosso di Rodi” ile döndü. yönetmen hastalanınca, filme yönetmen olarak dahil oldu. Film sinemasal olarak, Leone’nin tek başarısız filmi olsa da, gişede öyle olmadı. Ciddi bir hasılat yaparak başarı kazandı ve Leone’nin, kendi çekeceği bir film yazmasına imkan tanıdı. Hem de Western’di. Bu film, orijini olan Amerikan yapımlarının da üstüne çıkacak, dünyanın en meşhur üçlemelerinden birine dönüşecekti. Filmin ayrı bir önemi ise, filmde koreograf olarak çalışan Carla Ranalli’ydi. İkili evlendi ve aynı yıl ilerde kendisinin kostüm tasarımcısı da olacak ilk çocukları Raffaella dünyaya geldi. sergio ölene kadar da evli kaldılar. Devam! şimdi bu az önce bahsettiğimiz spagetti westernler leonenin ilgisini çekiyordu. zaten o tarz filmlerde de uzunca bir süre çalışmıştı. ama bir sorun vardı. bu filmler b film kategorisinde görülüyordu. ucuz ve karikatürizeydiler. leonenin en büyük özelliklerinden biri de bu. Bu yapıyı eğip büküp, bir tür sanat formuna dönüştürecekti. yani şöyle düşünün. bizim nayır nolamaz yeşilçam filmlerini dönüştüren biri olsa, nayır nolamazlar çok daha iyi yeni bir türü ortaya çıkarsa süper olmaz mıydı? 80 darbesinden sonra yeşilçam bitmese bunlar konuşulabilirdi ama, o da ayrı bi konu. konumuz leone.